Grand Canyon Ulusal Parkı Amerika’nın Arizona eyaleti sınırlarında bulunan en eski ulusal park olup ayrıca dünyanın en büyük derin vadisi olma özelliğine de sahip.Dünyanın 2 milyar yıllık tarihini yeryüzüyle buluşturan kesikler, Colorado Irmağı’nın toprağı milyonlarca yılda yarmasıyla oluşmuş.Jeolojik renk ve erozyonel formların benzersiz kombinasyonları, 446 km uzunluğunda, 29 km genişliğinde ve 1,6 km derinliğindeki kanyonu süslemekte ve muazzam büyüklüğüyle Grand Canyon adeta duyularımızı zorlamaktadır.
Her yıl yaklaşık 5,5 milyon kişinin ziyaret ettiği Kanyon’un en popüler bölgesi “South Rim” olup ücretsiz shuttle ya da kişisel araçlarla kolayca ulaşılabilmesi ve yıl boyunca açık olması ziyaretçilerin neredeyse tamamının burayı tercih sebeplerinin başında gelir. Çok daha az sayıda insan ise “North Rim” diye geçen kuzey bölgeyi tercih eder.Bu bölüm konaklama,yemek hizmetleri ve ulaşım açısından daha kısır bir bölgedir,ayrıca sadece 15 Mayıs-15 Ekim arasında açık olması da burayı daha az tercih edilir bir lokasyon yapmıştır. Bu iki bölge dışında genellikle yürüyüşçüler, sırt çantalı gezginler, biniciler veya nehir koşucuları tarafından tercih edilen “Inner Canyon” adlı bölge bulunur ama burası sıradan turistlerden çok profesyonellerin tercih edeceği tam bir doğa ile mücadele alanı olup en düşük 40°C’ lerdeki sıcaklığıyla oldukça sert bir çöl ortamıdır.
Grand Canyon Ulusal Park’ında Amerika’nın bir çok yerinde olduğu üzere Kızılderililer’den kalma yapılardan oluşan ikonik konaklama yerlerinin yanı sıra günümüz şartlarına uygun ama ortamı bozmadan ve zarar vermeden oluşturulmuş oldukça lüx otellerden,rustik dağ evlerine kanyonun keyfini doyasıya çıkaracağınız konaklama ve yeme-içme alanları mevcuttur.
Grand Canyon doğası, iklimi ve görseliyle bilindiği üzere muhteşemdir ve zaten dünyanın yedi harikasından biri sayılır ama bence buraya dair en ilginç detay adlarının sözcük anlamı “iyi, barışçı” ya da “akıllı” anlamına gelen Hopi Kızılderilileri… Black Mesa’nın güneyindeki Arizona bölgesinin kuzeydoğusunda yani Colorado’da bulunan Grand Canyon’un doğusunda yaşayan bu kabilenin günümüzde sayıları ancak 8 bini bulmaktadır. Hopileri ilginç kılansa onların paranormal olaylarla bağlantıları,kehanetleri ve metafizik bir kültüre sahip olmalarıdır. Oldukça ilginç kehanetleri olan kabilenin 3.bin yıla dair söylemlerinin başında ise Güneş sistemimize mavi renkte bir yıldız gireceği ve bu mavi yıldızın dünya yaşamında büyük değişikliklere sebep olacağıdır. Yıldızın oluşturacağı manyetik titreşimler tüm insanlığı ve dünyayı korkunç bir şekilde etkileyecek fakat bunun sonunda insan zihni açılacak ve insanlık yükselmeye başlayacaktır. Hopilerin kehaneti bir çoğumuzun aklına şüphesiz ki Marduk’u getiriyor.Fakat kabileye göre bu Mavi yıldız gökyüzünde bir güneş gibi görünmezden evvel 9 kehanetin de gerçekleşmesi gerek. İşte Hopilerin 9 kehaneti.
1- Beyaz adamlar gök gürültüsü gibi sesler çıkaran silahlarla kendilerine ait olmayan toprakları zorla alacaklar.
2- Garip sesli dönen yuvarlak cisimler topraklarımız üzerinde hareket edecek.
3- Bufalo’yu andıran uzun boynuzlu hayvanlar ülkeyi işgal edecek.
4- Topraklarımız uçsuz bucaksız yılan telleri ile kesilip, bölünecek.
5- Taştan nehirler toprakları bölecek.
6- Toprağın üstü ve altı dev örümcek ağları ile sarılmış gibi olacak.
7- Kap kara olan denizler birçok canlının ölümüne sebebiyet verecek.
8- Dünya üzerinde göklere yerleştiği duyulan bir şey büyük gürültüyle dünyaya düşecek.
9- Dünya ileri geri sallanmaya başlayacak ve tüm bunlar büyük bir yıkımın,
Mavi yıldızın habercisi olacak.
Hopi kehanetlerinin bazılarını yorumlamak gerekirse ; İlk kehanet Hitler ve Nazileri, ikinci kehanet tekerlekli taşıtları ifade ediyor olabilir.Yılan teller demiryolları ve rayları, taş nehirler de karayollarını temsil ediyor olabilir. Toprak altındaki ve üstündeki dev örümcek ağları ile telefon, telgraf,ya da gün geçtikçe yaygınlaşan internet ve elektrik kablolarına yorumlanabilir. Hopilerin bir başka korkunç kehaneti ise 3.Dünya savaşını öngören Kahin Vanga ile eşleşiyor. Hopi Kızılderilileri net bir tarih belirtmeseler de yine 3. bin yılın ilk çeyreğini vurguluyorlar.Daha önce birinci ve ikinci dünya savaşını doğru tahmin etmiş olan Hopiler 3. dünya savaşı için de uyarıda bulunuyor. Bu defa kimsenin korunamayacağı toz,duman,kül ve gökten ateş yağacağı ,insanların kuru otlar gibi yanacağından bahsederken,bu dönem kullanılan silahlarınsa yıllarca toprakta hiç bir canlının yetişememesine bile sebep olacağını belirtiyorlar.
Metafizik bir kültüre sahip Hopilere göre zaman kaybolur,mekan başkalaşır. Evreni tarif eden öyle kavram ve soyutlamalar vardır ki, Batılı dillerde bunları açıklamaya yeterli sözcükler bile bulmak mümkün olmayabilir. Yine Hopiler’de karşılaştığımız bir başka kavram yataylıktan dikeyliğe geçiş kavramıdır ki, buna yalnızca Asya Şamanizm’inde rastlanmaktadır. Zaman anlayışı modern uygarlığın zaman anlayışından oldukça farklı olan Hopilerin lisanında geçmişe, şimdiye ve geleceğe doğrudan değinen hiçbir sözcük ya da deyim olmamasına rağmen rağmen olayları açıklamada hiçbir zorluk çekmezler.
Dünyanın üç kez yıkım geçirmiş olduğuna inanan Hopilere göre son yıkıma su sebep olmuştur.Evrenin titreşim içinde olduğunu ve yıldızların insanların yaşam alanları olduğunu kabul eden Hopi inanışına göre, ataları Dünya-dışı kökenliydi. Bu Dünya-dışı kökenin Mars ya da Sirius ile ilgisi olabileceğinden bahsedilir.Bazı araştırmacılara göre de kökenlerinin Mu kıtasına dayandığından söz edilir.
Grand Canyon gezinizde Hopi Rezervasyonu’na uğradığınızda bu halkı kendi ikametgahlarında görme şansı bulabilir ve bu ilginç kabilenin el sanat ürünlerinden satın alma fırsatı da bulabilirsiniz.
Grand Canyon’da gezmek dışında, rafting, yürüyüş, koşu ve helikopter turları popülerdir.Kamp yapmak isteyenler ise mutlaka rezervasyon yaptırmalı ve tüm gece kampları için, Backcountry Ofisi’nden (BCO) bir izin almalıdır. Ayrıca Kanyon’da paraşütle atlama,skydiving gibi adrenalini oldukça yüksek aktiviteler yapmak da mümkündür.
Kanyon’un olmazsa olmazlarından biri de 2007 yılında açılan, Grand Canyon West’te Hualapai rezervasyonunda bulunan cam tabanlı Grand Canyon Skywalk’dur. U şeklinde bir camdan yapılmış olan yapı, 1996 yılında Büyük Kanyon turuna katıldığı sırada Las Vegaslı işadamı David Jin tarafından hayal edildi. Sonrasında Las Vegas tasarım firması Lochsa Engineering’in yardımıyla, Jin’in yaratımı tam yüklü 747’lik bir ağırlığın ağırlığını taşıyacak kadar sağlam ve 100 mil / saate kadar rüzgarlara dayanacak kadar güçte inşa edilerek,Astronot Buzz Aldrin’in 20 Mart 2007 ‘de düzenlenen özel bir törenle Grand Canyon Glass Skywalk’taki ilk yürüyüşe liderlik etmesiyle halka açıldı. Büyük Kanyon West’in Skywalk Projesi’nin Hualapai Kızılderililerine ekonomik bir destek sağlayacağı umuluyor.Kanyon’un yaklaşık 2100 mt yukarısında camdan yapılmış bir platformda durarak aşağıya bakmak cesaret istese de böyle bir hissi yaşamayı kaçırmamanızı öneririm. Skywalk’a çıkmak isterseniz aklınızda bulunması gereken Skywalk’un üzerine çıkarken telefon, fotoğraf makinesi gibi eşyalarınızı kilitli dolaba bırakmanız gerekmekte, zira fotoğraf çekmek yasak olup kendi anlaşmalı fotoğrafçılarından belirli bir ücret karşılığından fotoğraf çekimi yapılabilir. Onun dışında da bolca cesaret…Keyifli bir Kanyon gezisi dilerim.
Grand Canyon’dan sonra bölgede ilginizi çekeceğini düşündüğüm başka bir doğa harikası kanyonu da gezi listenize ilave etmenizi önereceğim. Detaylar için linke tıklayın lütfen…